one another

  1. birbirini, birbirine.
    Love one another: Birbirinizi seviniz.
    Help one another: Birbirinize yardım ediniz.
  2. birbirni.
    They love one another: Birbirlerini seviyorlar.
  3. Zamir herbiri, birbir(ler)i(ni).
    They struck at one another: Birbirlerine vurdular.
    They were in
    one another's way: Birbirlerinin yolu üzerinde idiler.
birbirine çok kibar davranmak Fiil
yardımlaşmak Fiil
birbirine yardım etmek Fiil
tamamlayıcı olmak Fiil
bozuşmak Fiil
çakışmak Fiil
haberleşmek Fiil
karşılıklı
çatışmak Fiil
biriyle olan teması kaybetmemek Fiil
yardımlaşma
şakalaşmak Fiil
öpüşmek Fiil
tanışmak Fiil
bakışmak Fiil
barışmak Fiil
işaretleşmek Fiil
birbirine karşı kışkırtmak Fiil
oynaşmak Fiil
itişmek Fiil
ayrılmak Fiil
üşüşmek, birbirinin üstüne binmek.
People tumbled over each other to buy the papers: Halk gazetelere
üşüştü = gazeteler kapışıldı.
birbirinin iflâsına sebep olacak derecede rekabete girişmek.
birbirine şaşkın şaşkın bakmak Fiil
biriyle işbirliği ederek bir işin onun eline geçmesine yardım etmek Fiil
anlaşmak, birbirini anlamak.
bir ülkeden kaçıp bir başkasına sığınmak Fiil
fitne sokmak Fiil
yapıştırmak Fiil
bir şeritten diğerine geçmek Fiil
bir suçun bir diğer suçla aynı anda yer alması
yaklaştırmak Fiil
özdeşleştirmek Fiil
bir sahneyi bir başka sahneye dönüştürmek Fiil
bulup buluşturmak Fiil
kuşaktan kuşağa Zarf
bir yerden bir yere Zarf
karşıdan karşıya
bir bankayı bir başka banka ile birleştirmek (füzyon
bir konudan bir konuya atlamak Fiil
bir konuyu ötekinden ayrı tutmak Fiil
bir konudan diğerine sıçramak Fiil
yaraştırmak Fiil
birer birer, birbiri ardından/ardınca, birbiri peşinden.
Olaylar hızla gelişti.
şu veya bu şekilde Zarf
öyle veya böyle Zarf
(US) kendi mallarını başka markalı mal diye yutturmak Fiil
bir alacaklıyı bir başka alacaklıya tercih etmek Fiil
bir kitabı bir başkasıyla değiş tokuş etmek Fiil
koşuşturmak Fiil
yapıştırmak Fiil
yolcuları bir mevkiden bir başka mevkiye aktarmak Fiil
Aşağı yukarı/şöyle böyle (geçinip gidiyoruz).
bir şeyi başka bir şeyle karıştırma
her husus gözönüne alındığı takdirde.
yılda ortalama.
bir şeyin başka bir şeye benzerliği
birinin çırağını başka birine devretmek Fiil
bir ülkeyi bir diğeriyle birleştirmek Fiil
...'den ...'ye değişmek Fiil